Beyaza Tutsak- Ecem Altınok
Sayfa Sayısı: 320
Olimpos Yayınları
2015
19 tl
Kitap Tanıtımı
Hazan ve Hakan...
Hayatın acımasız pençesine takılmış iki kardeş.... Et ve tırnak gibiydi ikisi. Birbirlerinden bir an olsun ayrılmazlardı. Ancak zamanla, büyüdükçe araya bambaşka bir engel girdi: Uyuşturucu... Bu beyaz illet kardeşinin ruhunu esir alırken hiçbir şey gelmiyordu elinden Hazanın. Gün geçtikçe ismi siliniyordu bu yaşamdan.
Ancak Hakanın başına gelenlerden sonra tekrardan yazdı baş harflerini inadına hayata. Fedakârlık kalbinde gün geçtikçe köpürdü, yerini yasak duygulara bıraktı. Araftayken Cennette, Cennetteyken Cehennemde buluverdi kendini. Ve bunun sebebi, kaybolduğu o safir mavisi gözlerin sahibiydi... Hazan kardeşini kurtarmak için girdiği bu yolda hiç beklemediği duygularla karşılaşıp geçmişindeki acıları başkasının karanlığında silebilecek miydi? Bu amansız oyunda beyaz siyaha mı bulana-caktı? Yoksa siyah beyazla mı buluşacaktı? Peki, beyazın yanında siyaha yer var mıydı?
Kitap Yorumu
Hazan daha gencecik yaşta hem kendinin hem de kardeşinin sorumluluğunu üzerine almak zorunda kalmış bir kızdır. Anne ve babasını beş yaşındayken kaybetmiş ve kardeşiyle yetiştirme yurduna gitmek zorunda kalmıştır. Oradan kaçmalarıyla birlikte hayatın acımasız yönleri bir bir devreye girmeye başlar…
Aral… Namı diğer ölüm meleği… Herkesin çekindiği hatta korktuğu genç ve zengin bir adam… Aynı zamanda safir mavisi gözleriyle yakışıklı da…
İnsan hayatı anlardan ibarettir derler ve doğrudur da. Yağmurlu bir havada korunmak için sıcak bir yer ararken gittiği yerin hayatını değiştireceğinden habersizdi Hazan. Aral ise kapıda gördüğü o beyaz meleğin tüm ömrü olacağını bilemezdi. Hikayemiz burada başlıyor işte. Beklenmeyen karşılaşmalar, umulmadık tesadüfler ve daha fazlası…
Hazan ve Aral’ın hikayesini bir süredir merak ediyordum ve kitabın çıkmasını bekliyordum. Uzun bir yolculuk yapmak zorundayken yol arkadaşı olarak da kendime Beyaza Tutsak’ı seçtim. İyi de yapmışım zira iyi bir yol arkadaşı oldu bana :) Bir kere konusu alışılmışın dışındaydı, devamında ne olacağını merak ettiriyordu. Benim için tek sıkıntısı Aral oldu. Onun ne hissettiğini, kararlarını nasıl verdiğini, iç dünyasını okumayı da isterdim.
İzmir fuarında tanışma fırsatı yakaladığım gencecik bir yazar Ecem Altınok ve onun ilk kitabı Beyaza Tutsak… Hem o tatlı kızı tanıdığıma hem de kitabını okuduğuma çok sevindim. İlk kitap olarak bence başarılıydı, zamanla çok çok daha iyi olacağından ise şüphem yok. Yolun açık olsun Ecem, nice kitaplarında görüşmek üzere :)
Benim puanım;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder