Jamie McGuire - Ayaklı Bela Kitap Yorumu ve Çekilişi (2. Gün)




                                                                                   

 Aşıksan başın belada!

Abby Abernathy; geçmişini unutmak için kalkıp uzak bir şehre okumaya gelen, temkinli, kendi hâlinde bir kız. Travis Maddox; hayatını dövüşerek kazanan ve aşka inanmadığı için tek gecelik ilişkilerle avunan bir erkek. Aşk ve bela birbirine hiç bu kadar yakışmadı...

Travis annesinden hayatla ilgili iki şey öğrendi: Aşkı bul. Ve onun için ölümüne mücadele et. 

Bu hikâyeyi biliyorum demeden önce bir kez daha düşünün. Her aşk hikâyesinde iki taraf vardır: Esas oğlan ve esas kız. Tatlı 
Bela'da esas kızı dinledik; peki ya, esas oğlan? 

Bir erkeğin aşkı için verdiği mücadeleyi kendi ağzından tüm içtenliğiyle dinlemeye hazır olun...
  

   Tatlı Bela benim için ezber bozan kitaplardan biriydi. Badboy olarak tanımlanan erkeklerden hoşlanmaz ve onları okumazdım. Ama Tatlı Bela’yı okuduktan sonra bu konudaki fikirlerim daha esnekleşti. İlk kitap boyunca Abby’nin düşüncelerini ve duygularını okumuş Travis’i göz ardı etmiştik. Ne düşündüğünü, neyi neden yaptığını bilmeden kızmıştım bazı yerlerde (gerçi daha çok Abby’ye kızmıştım, Travis’e yok denecek kadar azdı). Şimdi ise söz sırası Travis’te dedim ve onu okudum.

   Kitaplardaki olaylar belki birbirinin aynısı ama ben bundan da çok zevk aldım. Kendimi arkadaşlarımı dinliyorum gibi hissettim. Bir onu dinledim bir diğerini. Bu açıdan değişik bir kitaptı. Arkadaşlarımı dinliyormuşum gibi hissettim çünkü o kadar sıcak ve samimiydi.

   Kitabın dili yine çok akıcıydı. Sayfaların nasıl geçtiğini anlamadım bile. Elime aldıktan sonra dünyadan soyutlanmış gibiydim. Kimi zaman kendimi çemberin kenarında buldum kimi zaman da Travis’in evinde. Bulundukları durumlar ve ortamlar son derece güzel anlatılmış, sıkıcı tasvirler falan yoktu. Bir iki yerdeki yazım hatası dışında kusursuzdu. Çevirisini de ben beğendim. Takılıp kaldığım cümleler yoktu.

   Kapağı ile ilgili şunu söyleyebilirim; gerçekten çok hoş. Ama ben diğeri olsun isterdim. İki kitabımı yan yana koyduğumda uyumlu dursunlar isterdim.

   Kitabı beğendin mi diye soranlar oldu okurken. Onlara da cevabım şu olsun: Şu anda Abby’i yok edip yerine geçmeyi planlıyorum J 

   Çok severek okuduğum bir kitap oldu ve benden yıldızlı beş aldı.

                                           


                                      






    Biz okuduk, yorumladık ve puanlandırdık Ayaklı Bela'yı. Herkes acaba benim kadar sevmiş mi dedim ve Amazon ve Goodreads'ta kısa bir gezinti yaptım. Seveni de var sevmeyeni de. Ama anladım ki okuyanı epeyce çok :) Amazon'da 2049 , Goodreads'ta tam 7251 yorum almış. Her yıldızdan bir tanesini seçip yazdım. Bakalım onlar ne demişler?









Bu kitap bana erkek bakış açısıyla anlatılan kitaplardan nefret ettiğimi hatırlattı. Kelime oyunlarına çoğu zaman yer verilmemişti. Birkaç seri dışında onların düşüncelerini okumaktan hoşlanmıyorum. Bu kitapla ilgili çok büyük bir beklentim yoktu ve okuduktan sonra da beni şaşırtmadı.









İlk başta Tatlı Bela’nın devamı olduğunu düşünerek alıp başladım ama hiç de öyle değildi. Daha sonrasında aynı kitabı farklı bir başlıkla okuduğumu anladım. Sonuna kadar zor geldim. Bence ikisi de güzel kitap ama sadece biri okunduğunda. Aynı kitaba iki kez para verdiğim için üzgünüm.










Kitabın ilk yarısını çok sevdim ama ikinci yarısını sevmedim çünkü erkek bakış açısıyla değil aynen yazıldığını düşünüyorum. Belki yazar tarafından aceleye getirilmiştir ve ondandır. Benim şikayetim sonunda verilen epilogun Travis’in karakterine uymaması oldu. Travis, Abby’den uzak duramıyor ama ona karşı dürüst değil. Madem uzak duramayacak neden eşinden haftalarca uzak kalacağı bir iş yapıyor? Ve en saçma kısmı da Abby’nin bunu umursamaması. Bence epilog plansız ve aceleyle yazılmış.






Evet, Ayaklı Bela erkek bakış açısıyla yazılması dışında temel olarak Tatlı Bela ile aynı. Büyük değişiklikler beklemiyorsanız eğer siz de çok seversiniz bu kitabı. Tek hayal kırıklığım Travis’in çocukluk günlerini okuyamamaktı. Çünkü eski günlerinden yeni bir yıldız çıkabilirdi. Yazılmış olan epilog fazla şey içermese de çok güzeldi. Tatlı Bela’nın ikinci okunuşu gibi oldu ama iyi de oldu.









Ne diyebilirim ki bu kitap hakkında? Ayaklı Bela’yı okumak Abby ve Travis’in ilişkisinde yeni bir ışık oldu bize. İlk kitapta Travis’in düşüncelerini ve duygularını bilemedik. Abby’i kazanmak için çabalarken duygularını öğrenmek güzeldi. Tatlı Bela ve Ayaklı Bela aynı sonla biten iki farklı kitap. Yazar ikisinin hislerini ayrı ayrı anlatmış. İkisini aynı anda okuyabilirsiniz. Ben ikisini de okumuş olsam da en kısa zamanda ikisini aynı anda okuyacağım. 






  ÇEKİLİŞ

                                                 


a Rafflecopter giveaway

4 yorum:

  1. Konuyla alakasız olacak ama çalan parçanın adı ne? >.< Aylardır bunu mırıldanıyorum ama bir türlü adını hatırlayamıyorum :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müracaat Gizem diyorum :D Müziği o koymuştu söylemiyor ne olduğunu :)

      Sil
    2. Belki bilmiyordur :P Bir sorayım ben :D

      Sil
    3. Öğrenirsen bana da söylesene :D

      Sil

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI